Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından 2007 yılında 5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu çıkarılmıştır. Bu yasanın başlıca amaçları şunlardır:
Bugüne kadar tamamen yenilenebilir olmayan (fosil) kaynaklara dayanan enerji kullanımı yüzünden artık kaynaklar tükenme noktasına gelmiştir. Yapılan hesaplamalara göre petrol kaynaklarının en geç 100 yıl içinde tükenmesi öngörülmektedir. Bu yüzden günümüzde yenilenebilir enerji kaynaklarına ağırlık verilmekte ve bu yönde yeni teknolojiler üzerinde çalışılmaktadır.
Diğer yandan mevcut enerji kaynaklarının daha uzun süre kullanılabilmesi, bugünün insanının gelecek nesillere karşı en büyük sorumluluğudur. Bu nedenle ülkemizde ve dünyada enerji tasarrufuna ve enerjinin etkin kullanımına yönelik yeni düzenlemeler yapılmaktadır. Yukarıda sözü edilen kanun ve bu kanuna dayanılarak 2008 yılında çıkarılan Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği, bu çabaların bir sonucudur. Söz konusu yönetmelik, şu konulara ilişkin usul ve esasları düzenlemektedir:
Yönetmeliğe göre, enerji kimlik belgesi, binaların enerji ihtiyacı ve enerji tüketim sınıflandırmasına, yalıtım özelliklerine ve ısıtma ve soğutma sistemlerinin verimli çalışmasına yönelik bilgileri kapsayan bir belgedir. Bu belge, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından yetki verilmiş gerçek veya tüzel kişiler tarafından düzenlenebilir.
Bu yasal düzenlemeler çerçevesinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından yapılan duyuruya göre artık 1 Ocak 2020 tarihinden itibaren binaların veya bağımsız bölümlerin alım satım ve kiralama işlemlerinde, enerji kimlik belgesi düzenlenme koşulu aranacaktır. Bu işlemler sırasında mal sahibi, düzenlenmiş enerji kimlik belgesinin bir suretini kiracıya veya alıcıya vermek zorundadır.
5627 Sayılı Enerji Verimliliği Kanunu ile gündeme gelen enerji kimlik belgesi (EKB) uygulaması, enerji kaynaklarının ve enerjinin etkin ve verimli kullanılması ve enerji kayıplarının önüne geçilmesi için, binaların enerji performansını gösteren bir belgedir.
Binalarda enerji kayıplarına neden olan ve enerji performansını olumsuz etkileyen başlıca faktörler, ısıtma ve soğutma sistemlerinin verimliliği ile yalıtım problemleridir. Mantolama (yalıtım) işlemi yapılmış binalarda Enerji Kimlik Belgesi üzerinde yer alan enerji sınıfı değerleri daha yüksek çıkacaktır. Yine ısıtma ve soğutma sistemlerinde daha az enerji tüketen cihazlar kullanılmışsa, Enerji Kimlik Belgesi üzerinde yer alan değerler yükselecektir.
Kısaca Enerji Kimlik Belgesi (EKB), enerji verimliliğini arttırmak ve çevreyi korumak amacı ile binalarda enerji verimliliklerini ölçen ve sınıflandıran bir sistemdir ve Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş kuruluşlar ve tüzel kişilikler tarafından düzenlenebilir.
Enerji Kimlik Belgesi’nin verilmesinde 1 Ocak 2011 yılından önce inşa edilmiş binalar ile bu tarihtan sonra yapı izni almış yeni binalara uygulanan prosedür, yetkili kuruluşlar bakımından farklıdır. Şöyle ki,
Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği esaslarına uyulmaması durumunda, belirlenen eksiklikler giderilinceye kadar binaya, ilgili resmi kuruluş tarafından yapı kullanım izin belgesi verilmemektedir.
Enerji Kimlik Belgesi (EKB), enerji kaynaklarının ve enerjinin etkin ve verimli kullanıldığını kanıtlayan ve binaların enerji performans değerlerini gösteren resmi bir belgedir. Bu belge üzerinde, binanın enerji tüketim sınıfı, karbondioksid emisyon sınıfı, yenilenebilir enerji sınıfı, ısıtma enerjisi tüketim sınıfı, sıhhi sıcak su enerjisi tüketim sınıfı, soğutma enerjisi tüketim sınıfı, havalandırma enerjisi tüketim sınıfı ve aydınlatma enerjisi tüketim sınıfı yer almaktadır.
Bu sınıflandırmanın her biri performanslarına bağlı olarak A enerji sınıfından, G enerji sınıfına kadar derecelendirilmektedir. Enerjiyi en verimli ve etkin kullanan sınıf A sınıfıdır, buna karşılık enerjiyi en düşük seviyede kullanan sınıf G sınıfıdır. Sınıflandırma ile ilgili yasal düzenlemeler, 2007 tarih ve 5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu ile bu kanuna dayanılarak çıkarılan 2008 tarihli Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği’dir. Söz konusu yönetmelik üzerinde 2017 yılında bir değişiklik yapılmıştır.
Yasal düzenlemelerde yer alan istisnalar dışında bütün binaların Enerji Kimlik Belgesi (EKB) olmak zorundadır. Artık Enerji Kimlik Belgesi bulunmayan binalar için ilgili kuruluşlar tarafından yapı kullanım izin belgesi verilmemektedir. Bu yüzden bütün binaların alım satım ve kiralama işlemleri sırasında bu belgenin ibraz edilmesi gerekmektedir. Enerji Kimlik Belgesi, konutlar, apartmanlar, resmi binalar, ticari binalar, ofisler ve hizmet binaları gibi bütün bina türleri için alınmak zorundadır.
Enerji Kimlik Belgesi uygulaması 1 Ocak 2020 tarihinden itibaren hayata geçmektedir. Bu yüzden bu tarihten itibaren bütün alım satım ve kiralama işlemlerinde bu belge aranacak. Alınan Enerji Kimlik Belgesi’nin geçerlik süresi 10 yıldır. Bu süre sonunda belgenin yenilenmesi gerekmektedir. Ayrıca bu süre içinde binanın enerji performansını etkileyen herhangi bir değişiklik yapılırsa, belgenin 1 yıl içinde yenilenmesi gerekmektedir.
5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu’nun beşinci bölümünde idari yaptırımlar ve çeşitli hükümler düzenlenmiştir. Buna göre idari para cezası vermeye yetkili olan kuruluşlar tarafından yapılan denetimler sonucu uygulanacak idari yaptırımlar onuncu maddede düzenlenmiştir. Uygulanacak idari para cezaları miktarı her yıl Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından Resmi Gazete’de yayımlanan bir tebliğ ile açıklanmaktadır. Yasaya göre para cezası gerektiren durumlar ve 2019 yılı için açıklanan ceza rakamlar şu şekildedir:
Yukarıdaki alt başlık 9 hariç olmak üzere, idari para cezası gerektiren durumun takip eden bir yıl içinde bir kere daha tekrarlanması durumunda, açıklanan idari para cezaları iki misli olarak uygulanır.
Enerji Kimlik Belgesi (EKB) uygulamasını düzenleyen iki temel yasal düzenleme bulunmaktadır. Bunlardan ilki 2007 tarihinde yayınlanan 5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu’dur. Diğeri ise bu kanuna dayanılarak çıkarılan 2008 tarihli Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği’dir.
Bu yasal düzenlemelerin uygulanması açısından konutlar, apartmanlar, resmi binalar, ticari binalar, ofisler ve hizmet binaları gibi bütün binalar, mevcut bina ve yeni bina olarak tanımlanmıştır. Burada esas alınan tarih 1 Ocak 2011 tarihidir. Bu tarihten önce inşaat ruhsatı alınmış bütün binalar mevcut bina olarak, bu tarihten sonra inşa edilmiş ve inşaat ruhsatı alınmış binalar ise yeni bina olarak kabul edilmektedir.
Binaların bu şekilde mevcut bina ve yeni bina olarak tanımlanması, Enerji Kimlik Belgesi düzenleyecek yetkili kuruluşun belirlenmesi açısından önemlidir. Mevcut binalar için belge düzenleme yetkisi olan kuruluşlar, bünyesinde Enerji Kimlik Belgesi düzenleme eğitimini alan çalışanları olan, Enerji Verimliliği Kanunu çerçevesinde bina kategorisinde yetki verilmiş olan ve gerekli ölçüm ekipmanına sahip olan danışmanlık firmalarıdır. Oysa yeni yapılmış ve bundan sonra yapılacak olan binalar için belge düzenleme yetkisi olan kuruluşlar, Enerji Kimlik Belgesi düzenleme eğitimini alan ve Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne bağlı ilgili meslek odalarının düzenlediği Serbest Müşavir Mühendislik (SMM) belgesi olan mimarlar, mühendisler ve bünyesinde bu niteliklere sahip çalışanlar bulunduran kuruluşlardır.
Enerji Kimlik Belgesi uygulaması ülkemizde mesken ve işyeri olarak kullanılan tüm binaları kapsamaktadır ve 1 Ocak 2020 tarihi itibari ile bu belge zorunlu hale getirilmiştir. Bu tarihten itibaren Enerji Kimlik Belgesi olmayan binaların alım satım ve kiralama işlemleri yapılamayacaktır.
Uygulama ile birlikte sınırlı olan enerji kaynaklarını gelecek nesillere aktarabilmek için enerjinin verimli kullanılması ve enerji tasarrufu yapılması algısı yaygınlaşmış olacaktır.
Enerji Kimlik Belgesi (EKB) uygulamasını düzenleyen iki temel yasal düzenlemeden biri 5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu’na dayanılarak çıkarılan 2008 tarihli Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği’dir.
Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği’nin amacı, binalarda enerjinin ve enerji kaynaklarının etkin ve verimli kullanılmasını sağlamak, enerji israfını önlenmek ve doğal çevreyi korunmaktır. Söz konusu yönetmelik, bu amaçlara yönelik usul ve esasları düzenlemektedir.
Enerji Kimlik Belgesi (EKB), konut, apartman, resmi bina, ticari bina, ofis ve hizmet binası gibi binaların enerji gereksinimini ve enerji tüketim sınıflandırmasını, ısıtma ve soğutma sistemleri, havalandırma sistemleri, sıhhi sıcak su sistemi, varsa kojenarasyon sistemi (yani enerjiyi daha verimli kullanmak için elektrik ve ısı enerjisinin birlikte üretilmesini sağlayan teknoloji) ve varsa fotovoltaik sistem (yani güneş enerjisini elektrik akımına dönüştürme teknolojisi) gibi sistemlerin verimi ile ilgili bilgileri içeren bir belgedir.
Enerji Kimlik Belgesi (EKB) 1 Ocak 2020 tarihinden itibaren bütün binalarda zorunlu hale getirilmiştir. Binalarda ısı tasarrufu ve enerji verimliliğinin ölçümlenmesi bakımından bu uygulama çok büyük bir öneme sahiptir. Yeni bir ev satın alırken veya kiralarken, evin iç tasarımı ve konumu kadar, bundan böyle Enerji Kimlik Belgesi’ne sahip olması da önemli bir kriter olacaktır.
Her konuda olduğu gibi bu konuda sahtecilik maalesef yapılmaktadır. Bugün piyasada çok sahte Enerji Kimlik Belgesi bulunmaktadır. Gerçekte düşük sınıf enerji kimliğine sahip binalar sanki yüksek sınıf gibi belgelendirilmektedir.
Bu nedenle yeni bir ev alırken ya da kiralarken binanın enerji performansının yüksek olması nasıl aranacaksa, Enerji Kimlik Belgesi’nin de sahte olup olmadığına dikkat etmek gerekmektedir. Yapılacak denetimlerde belgenin sahte olduğu anlaşılırsa, belge hemen iptal edilmekte ve bu belgeyi düzenleyen kuruluşa hapis cezasına kadar değişen cezalar verilmektedir.
Mevcut binalar için olması gereken en küçük sınıf değeri bulunmamaktadır. Ancak yeni binalar için en düşük C değerinde olması gerekmektedir. Enerji Kimlik Belgesi uygulaması, binaların çevre ile dost şekilde enerji tüketimi yapmaları için tasarlanmış ve zorunlu hale getirilen bir uygulamadır. Bu uygulama bütün eski (mevcut) ve yeni binalar için geçerlidir.
Bu belge üzerinde yer alan belli kategoriler bazında, konut, apartman, resmi bina, ticari bina, ofis ve hizmet binası gibi binaların her türlü enerji ihtiyacı için kullanımların çevreye zarar verip vermediğinin tespit edilmesi önemlidir. Değerlendirme yapılan belli kategoriler şunlardır: enerji tüketim sınıfı, karbondioksid emisyon sınıfı, yenilenebilir enerji sınıfı, ısıtma enerjisi tüketim sınıfı, sıhhi sıcak su enerjisi tüketim sınıfı, soğutma enerjisi tüketim sınıfı, havalandırma enerjisi tüketim sınıfı ve aydınlatma enerjisi tüketim sınıfı.
Enerji tüketim sınıfı, elektrikli bir cihazın yıllık enerji tüketimi bazında değerini göstermektedir ve yedi gruptan oluşmaktadır. A sınıfı en düşük enerji tüketim sınıfıdır. Bu sınıfa giren bir elektrikli cihaz, ortalama enerji tüketimine göre yüzde 45 daha az enerji tüketmektedir. G sınıfı ise en yüksek tüketim sınıfıdır ve bu sınıfa giren bir elektrikli cihaz, ortalama enerji tüketimine göre yüzde 25 daha fazla enerji tüketmektedir.
Enerjiyi verimli ve etkin kullanmak artık çok daha önemli olmuştur. Enerji israfı ekonomik kayıplara neden olmaktadır. Ancak tek kaygı ekonomik değildir. Kullanılan enerjinin büyük kısmı bir fosil kaynaklardan elde edilmektedir ve kullanımı sırasında çevreye salınan zararlı gazlar iklim değişikliklerine ve küresel felakete yol açacak boyuttadır.
Daha yaşanılır bir dünya için doğa dostu enerji kaynaklarına yönelmek artık bir zorunluluk haline gelmiştir. Bunun için de öncelikle sahip olunan enerjinin verimli kullanımak ve aynı enerji ile daha çok iş yapmak gerekmektedir.
Randevu almak, daha detaylı bilgi edinmek yada değerlendirme talep etmek için formumuzu doldurarak size ulaşmamızı isteyebilirsiniz.